ÜNLÜ & Co’nun yayımladığı Bankacılık Sektör Raporu, Türk bankacılığı için umut verici bir yol haritası sunuyor. 2024’te yaşanan kârlılık daralmasının ardından düşen faiz ortamı ve toparlanan makroekonomik göstergelerle birlikte sektörün 2025 ve 2026’da güçlü bir finansal geri dönüş yapması bekleniyor. Rapora göre bu toparlanma yalnızca net kâr artışını değil, aynı zamanda özkaynak kârlılığında da dikkat çekici bir yükselişi beraberinde getiriyor. Net faiz marjlarında yılın son çeyreğinden itibaren beklenen iyileşme ise kârlılığı destekleyen başlıca unsur olarak öne çıkıyor.
Merkez Bankası’nın temmuz ayında başlatması öngörülen faiz indirim süreci, sektörü faiz hassasiyeti açısından ön plana çıkarıyor. Politika faizinin 2025 sonuna kadar %36 seviyesine gerilemesi bekleniyor. Bu doğrultuda 2025 boyunca net faiz marjlarında 200 baz puan, 2026'da ise 80 baz puanlık bir iyileşme öngörülüyor. Raporda ayrıca bankacılık hisselerinin değerleme çarpanlarının makul düzeyde olduğu, Akbank ve Yapı Kredi’nin ise cazip risk-getiri profiliyle öne çıktığı belirtiliyor.
Yüksek enflasyonun kademeli olarak kontrol altına alınması, CDS primlerindeki düşüş ve yatırımcı güvenindeki artış sektörün toparlanmasını destekleyen diğer önemli faktörler arasında yer alıyor. Her ne kadar bireysel krediler kaynaklı sınırlı bir bozulma beklense de bu durumun sistemik bir risk oluşturmadığı vurgulanıyor.
Düşen faiz ortamı marjları destekleyecek
Politika faizlerindeki düşüşle birlikte bankaların net faiz marjlarının toparlanması, kârlılığı yukarı çekecek ana etkenlerden biri olarak öne çıkıyor. Rapora göre, 2025’te sektör kârının %63, 2026’da ise %61 oranında artması bekleniyor. Bu yükselişte düşen fonlama maliyetleri ve devam eden komisyon gelirlerinin etkili olacağı düşünülüyor.
Merkez Bankası’nın temmuzda faiz indirimine başlaması ve yıl sonunda politika faizinin %36’ya gerilemesi bekleniyor. Bu süreçte, marjlardaki ilk toparlanma sinyallerinin 2025’in üçüncü çeyreğinde görülmesi öngörülüyor. 2026 sonuna kadar ise kademeli bir iyileşmenin devam etmesi bekleniyor.
Raporda kredi kalitesinde bazı bozulmalar yaşanabileceğine dikkat çekilirken bunun sistemik bir risk yaratmayacağı ifade ediliyor. Özellikle bireysel kredilerdeki takip oranlarının artmasıyla 2025’te kredi riski maliyetinin 180 baz puana yükselmesi bekleniyor. Ancak bu maliyetin, 2026’da yeniden düşüşe geçerek %1,2 seviyesine gerilemesi öngörülüyor.
Komisyon gelirlerinde dengeli seyir
Rapor, komisyon gelirlerinde büyümenin devam edeceğini öngörüyor ancak 2024’teki gibi olağanüstü artışlar beklenmiyor. Buna rağmen dijital bankacılık uygulamaları ve çapraz satış stratejileri sayesinde ücret gelirlerinde sağlıklı bir seviye korunacağı ifade ediliyor. Faaliyet giderlerinin ise enflasyon paralelinde artacağı tahmin ediliyor.
Bankalar özelinde beklentiler
ÜNLÜ & Co’nun analizine göre, Akbank ve Garanti BBVA dış finansmana erişimdeki güçlü konumlarıyla öne çıkıyor. Bu iki bankanın net kâr beklentileri, piyasa ortalamasının üzerinde seyrediyor.
Halkbank, düşük baz etkisiyle 2025’te sert bir sıçrama yaşayacakken, 2026’da büyüme hızının yavaşlayacağı öngörülüyor. İş Bankası ve Yapı Kredi’de ise dengeli ve sürdürülebilir bir kârlılık artışı dikkat çekiyor. VakıfBank ise 2025’te güçlü bir toparlanma gösterse de sonraki yıl bu ivmenin azalacağı tahmin ediliyor. Genel olarak, fonlama maliyetlerinin düşmesi ve net faiz marjlarının toparlanmasıyla birlikte bankaların performansında pozitif ayrışma bekleniyor.
Bireysel kredilerde takip oranları artabilir
2025’te teminatsız bireysel krediler ve kredi kartı borçlarındaki gecikmelerin artmasıyla birlikte, takipteki kredilerde sınırlı bir yükseliş bekleniyor. TGA oranının yıl sonunda %3,4’e çıkacağı tahmin ediliyor. Ancak bu seviye, 2019’daki stres dönemlerinin oldukça altında kalıyor. Özel bankaların yüksek karşılık oranları ve ek sermaye tamponları sayesinde bu bozulmanın yönetilebilir olacağı düşünülüyor. Kredi riski maliyetinin 2024’teki %0,6 seviyesinden 2025’te %1,8’e yükseleceği, ancak 2026’da ekonomik koşulların iyileşmesiyle birlikte %1,2 seviyesine gerileyeceği öngörülüyor. Genel tablo, perakende segmentte risklerin arttığını ancak sistemik bir sorun oluşturmadığını ortaya koyuyor.
ÜNLÜ & Co’nun yayımladığı “Türk Bankacılık Sektörü 2025-2026 Görünüm Raporu”nun tamamına bu adresten ulaşabilirsiniz.