İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkan Yardımcısı Sarah Breeden, stablecoin’lere ve işlem tutarlarına getirilecek sınırlamaların, finansal sistemde istikrarı sağlamak amacıyla alınacak geçici bir tedbir olduğunu açıkladı.
Stablecoin’lere yönelik limit önerisi ilk olarak Kasım 2023’te yayımlanan bir tartışma metninde gündeme gelmişti. Finansal istikrarı koruma amacı taşıyan bu plan, ilerleyen süreçte sektörden sert tepkiler almış, eylül ayında birçok sektör temsilcisi bu sınırlamaların yeniliği engelleyeceğini ve büyümeyi kısıtlayacağını savunmuştu.
Washington’da düzenlenen DC Fintech Week etkinliğinde konuşan Breeden, söz konusu limitlerin yalnızca geçici bir çözüm olduğunu belirterek, bankanın uzun vadede “çoklu para sistemi içinde stablecoin’lerin rolünü desteklemeyi” hedeflediğini söyledi. Breeden, bu önlemlerin “reel ekonomideki finansman yapısının stablecoin’lere uyum sağlamasına” yardımcı olacağını ve bankanın “stablecoin benimsenmesini yakından izleyerek finansal sistemdeki olası hızlı değişimleri değerlendirmesine” olanak tanıyacağını ifade etti. Breeden, “Şunu açıkça belirtmek isterim, geçiş sürecinin artık reel ekonomiye finansman akışını tehdit etmediğini gördüğümüzde bu limitleri kaldırmayı bekliyoruz” dedi.
Sektör temsilcileri, 10.000 ila 20.000 sterlin arasında olması öngörülen sınırlamaları sert biçimde eleştirerek, bu yaklaşımın Birleşik Krallık’ın kripto dostu bir merkez olmadığı yönünde olumsuz bir mesaj vereceğini ve işletmeleri ülke dışına itebileceğini dile getirmişti.
Breeden, yıl sonundan önce bir danışma süreci başlatılacağını belirterek, limit düzeyleri ve uygulama yöntemine ilişkin geri bildirim toplanacağını açıkladı: “Önümüzdeki haftalarda, sistemik ödeme sistemlerinde kullanılan sterlin bazlı stablecoin’lere ilişkin düzenleme taslağımızı kamuoyuna sunacağız ve kuralları nihai hale getirirken tüm görüşlere açık olacağız.”
Gündemdeki öneriler arasında işletmelere yönelik daha yüksek limitler getirilmesi ve süpermarketler gibi büyük şirketlerin muaf tutulması da bulunuyor. Ayrıca, Ekim 2024’te dijital defter teknolojilerinin test edilmesi amacıyla başlatılan ülkenin “dijital sandbox” programında faaliyet gösteren şirketlere yönelik ayrıcalıklı bir düzenleme de değerlendiriliyor.
Breeden’a göre, İngiltere Merkez Bankası’nın temel kaygısı, bankalardan stablecoin’lere hızlı sermaye çıkışlarının “işletmelere ve hanehalkına verilen kredilerde ani bir düşüşe” yol açma riski. Bu nedenle bankanın önceliği, finansal sistemin kademeli bir geçiş sürecine uyum sağlayabilmesi. “İngiltere’de kredi arzının ABD’ye kıyasla bankalara daha fazla bağlı olduğu düşünüldüğünde, sistemin bu dönüşüme karşı zamana ihtiyacı olduğu açık” diyen Breeden, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu nedenle, sistemik bir stablecoin’e ilişkin kullanıcı bazlı varlık limitleri uygulamak, kredi arzında ani bir daralmanın önüne geçmenin en etkili yolu olacaktır.”
Aynı zamanda, menkul kıymet piyasalarındaki toptan ödemeler ve mutabakatların merkez bankasının yetki alanında kalması gerektiğini vurgulayan Breeden, bu yaklaşımın “finansal sistemde gereksiz bağlantıların ve olası istikrar risklerinin” önlenmesi açısından kritik olduğunu belirtti.