Bank of America (BofA) stratejistleri, ABD finansal sistemine ilişkin dikkat çekici bir uyarı yayımladı. Raporda, özellikle özel kredi piyasalarında ve bölgesel bankalarda artan stresin, hisse senedi piyasasında geniş çaplı satış baskısına yol açabileceği belirtildi.
BofA’nın analizine göre, kredi piyasasında yaşanan gerilim yalnızca finans kurumlarını değil, aynı zamanda pasif yatırım araçlarını (örneğin ETF’ler ve endeks fonları) da baskı altına alabilir. Bu tür fonlar, büyük miktarda hisse senedini otomatik olarak taşıdıkları için, kredi risklerinin artması durumunda zorunlu satışlar (forced selling) tetiklenebilir. Böyle bir senaryo, S&P 500 gibi geniş endekslerde ani değer kayıplarına yol açabilir.
Stratejistler, ABD borsasının şu anda yüksek değerlemelerle işlem gördüğüne dikkat çekiyor. BofA verilerine göre, birçok büyük teknoloji hissesi tarihsel ortalamaların çok üzerinde fiyatlanıyor. Bu da piyasanın iyi haberleri fazlasıyla fiyatlamış olabileceğini ve olası olumsuz gelişmelerin sert satışlarla karşılanabileceğini gösteriyor.
Kredi piyasasındaki güncel gelişmeler
Son günlerde ABD kredi piyasasında bir dizi olumsuz gelişme dikkat çekti. Öncelikle bazı bölgesel bankalar, ticari gayrimenkul kredilerinde temerrüt oranlarının artmaya başladığını açıkladı. Özellikle ofis ve perakende kredilerinde geri ödemelerde gecikmeler yaşanıyor. Ayrıca birkaç orta ölçekli bankada dolandırıcılık kaynaklı zarar açıklamaları yapıldı; bu durum yatırımcı güvenini zayıflattı. Şirket tahvili piyasasında da kredi risk primleri yükseldi, yani yatırımcılar artık daha yüksek getiri talep ediyor. Bazı büyük bankalar, kredi standartlarını sıkılaştırarak yeni kredi vermede temkinli davranmaya başladı. Tüm bu gelişmeler, ABD finans sisteminde borçlanma maliyetlerinin artmasına ve likidite koşullarının daralmasına neden oluyor.
Raporda, özellikle bölgesel bankalar ve yüksek riskli özel kredi piyasaları ön planda yer aldı. ABD’de bazı orta ölçekli bankaların bilançolarında ticari gayrimenkul ve tüketici kredilerinde artan bozulmalar olduğu belirtiliyor. BofA’ya göre bu durum, kredi koşullarının daha da sıkılaşmasına ve ekonomik büyümenin yavaşlamasına neden olabilir.
Banka ayrıca, kredi piyasasındaki stresin domino etkisi yaratabileceği uyarısında bulundu. Kredi temerrütlerinin artmasıyla, bankalar zarar yazabilir; bu da kredi arzını azaltarak reel sektör yatırımlarını ve tüketimi zayıflatabilir. Böyle bir zincirleme etki, ABD ekonomisinin “yumuşak iniş” senaryosunu tehlikeye sokabilir.
Hisse senedi tarafında ise BofA, “yüksek değerleme – düşük getiri” dengesizliğine dikkat çekiyor. Piyasalarda bol likiditenin etkisiyle son aylarda güçlü yükseliş yaşanmış olsa da, bu yükselişin sağlam temellere dayanmadığı vurgulanıyor. Özellikle teknoloji ve yapay zekâ hisseleri, yatırımcı ilgisinin yoğunlaştığı ama kâr beklentilerinin riskli olduğu alanlar olarak öne çıkıyor.
BofA’nın genel mesajı, “seçici olun” çağrısıyla özetleniyor. Yani yatırımcıların artık piyasanın geneline değil, bilançoları güçlü, borçluluğu düşük ve nakit akışı sağlam şirketlere odaklanması gerektiği belirtiliyor. Banka ayrıca, yüksek riskli bankacılık hisseleri, özel kredi fonları ve aşırı değerlenmiş teknoloji hisseleri konusunda temkinli olunması gerektiğini vurguluyor.
Raporda ayrıca, ABD’deki mevcut kredi sıkışıklığının küresel piyasalara da yansıyabileceği uyarısı yer alıyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde dolar likiditesinin daralması, sermaye çıkışlarını hızlandırabilir. Bu da küresel risk iştahını azaltarak gelişen ülke para birimleri ve borsaları üzerinde baskı oluşturabilir.
Bank of America, ABD finans sisteminde artan kredi riskinin, hisse senedi piyasaları için sistematik bir tehdit oluşturabileceğini belirtiyor. Kredi kalitesinde yaşanacak bozulmaların bankacılık hisseleri üzerinden tüm piyasalara yayılabileceği, bu nedenle yatırımcıların portföylerini çeşitlendirmesi ve risk yönetimine öncelik vermesi gerektiği ifade ediliyor.