Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB), 2025’in üçüncü çeyreğinde aktiflerini yüzde 24 artırarak 190,7 milyar TL’ye çıkardı. Genel Müdür İbrahim Öztop, bankanın sürdürülebilir kalkınma, yatırım bankacılığı ve girişimcilik ekosistemine katkılarını vurguladı.
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, 2025’in üçüncü çeyreğine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Banka, aktiflerini bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 24 artırarak 190,7 milyar TL seviyesine taşıdı. Kredi hacmi ise yüzde 19 artışla 116,4 milyar TL olarak gerçekleşti. Brüt takipteki kredilerin toplam kredilere oranı yüzde 0,51 olurken, ortalama özkaynak kârlılığı yüzde 34,5 ve net kâr 6,4 milyar TL’ye ulaştı.
Genel Müdür İbrahim Öztop, uluslararası finans kuruluşlarıyla iş birliklerini sürdürerek Türkiye’ye kaynak temin etmeye devam ettiklerini belirtti. Mayıs ayında Dünya Bankası ile imzalanan 500 milyon ABD doları tutarındaki finansman anlaşması ile depremlerden etkilenen illerde istihdam artırma hedefi hayata geçirildi. Ağustos ve Eylül aylarında Asya Altyapı Yatırım Bankası ve Çin Kalkınma Bankası ile toplam 400 milyon ABD doları tutarında yeni finansman anlaşmaları sağlandı.
Öztop, yatırım bankacılığı faaliyetleri kapsamında kamu ve özel sektöre değer kattıklarını, birleşme ve satın alma danışmanlığı, stratejik sektörlerde yatırım desteği ve halka arz/sukuk işlemleri ile bankanın piyasadaki öncü rolünü pekiştirdiklerini ifade etti.
Girişimcilik ekosistemine de önem verdiklerini belirten Öztop, Türkiye Kalkınma Fonu aracılığıyla dokuz aylık süreçte toplam 68,1 milyon ABD doları tutarında yatırımlar gerçekleştirdiklerini açıkladı.
Sürdürülebilir kalkınma alanında da aktif rol üstlendiklerini kaydeden Öztop, bankanın kredi portföyünün yüzde 96’sının sürdürülebilir temalı projelerden oluştuğunu, kaynakların yüzde 61’ini yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği projelerine yönlendirdiklerini söyledi. Bu projelerle 4,2 milyon ton CO₂ emisyonunun azaltılmasına destek sağlandığını belirtti.
Öztop ayrıca, TKYB’nin Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS) ve GRI standartlarına uygun raporlamalarla çevresel ve sosyal etki yönetiminde örnek teşkil ettiğini vurguladı.


