ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) yeni başkanı Paul Atkins, eski başkan Gary Gensler dönemiyle özdeşleşen “önce yaptırım sonra soruşturma” yaklaşımından uzaklaşılacağını işaret ediyor. Financial Times’a verdiği röportajda, kripto para işletmelerine teknik ihlaller açısından doğrudan yaptırımla değil, önce ön bildirim ile yaklaşılacağını açıkladı.
Atkins, “Kapıyı kırıp girip aniden ‘seni yakaladık, teknik bir ihlal yapıyorsun’ diyemezsiniz.”ifadelerinde bulundu. Bu, işletmelerin önce bir uyarı alacağı, yaptırım sürecine girmeden önce en az altı aylık bir dönem olabileceği anlamına geliyor.
Gensler dönemine eleştiri ve değişen öncelikler
Gensler yönetiminde SEC, Ripple Labs (2020), Terraform Labs (2022) gibi büyük şirketlere dava açmış, ayrıca Binance, Coinbase ve Kraken gibi kripto borsalarına yönelik yaptırımlar uygulamıştı. Bu süreç, sektör için büyük mahkeme ve hukuki maliyetler doğurmuş, belirsizlik ve öngörülemezlik eleştirilerinin artmasına yol açmıştı.
Atkins, SEC’in önceki dönemdeki uygulamalarının “önce ateş edip, sonra soru sormak” gibi olduğunu, kararların hukuki emsal ve öngörülebilirlikten yoksun bulunduğunu söyledi. Bu nedenle yeni dönemde daha sistematik, şeffaf ve kuralları belli düzenlemelerle gitmek, uygulamaları öngörülebilir hale getirmek hedefleniyor.
Kripto varlıkların hukuki durumu ve tokenize varlıklar
Atkins ayrıca birçok kripto varlığın menkul kıymet (security) olarak sınıflandırılmaması gerektiğini savunuyor. Eski yaklaşımda bu varlıkların çoğu menkul kıymet yasalarına tabi tutuluyordu. Şimdi ise tokenize edilmiş hisse senetleri ve tahvillerin de dayanak varlıklarıyla aynı hukuki haklara sahip olacak şekilde, açık, belirli kurallarla işlem görebilmesi planlanıyor.
Bu yaklaşım sadece düzenleyici netlik sunmakla kalmayacak, aynı zamanda kripto şirketleri için hukuki belirsizlikleri, yargı süreçlerini ve maliyetlerini düşürmeye yardımcı olacak gibi görünüyor. Özellikle startup’lar ve orta ölçekli kripto şirketleri bu değişimden doğrudan fayda sağlayabilir.
Beklentiler, riskler
Yeni politika değişikliğinin resmi olarak nasıl işleyeceği hâlâ bazı belirsizlikler taşıyor. Altı aylık uyarı dönemi, hangi durumlarda geçerli olacak, hangi teknik ihlaller bu kapsama girecek ve SEC öncesi sürecin şirketler üzerindeki yükü nasıl olacak gibi sorular cevap bekliyor. Ayrıca eleştirmenler, böyle bir yaklaşımın yatırımcı korumasını zayıflatma riskini işaret ediyor çünkü yaptırım tehdidi bazen caydırıcı rol oynuyor.