New York Başsavcısı Letitia James, ABD Kongresi’ne hitaben kaleme aldığı mektupta, mevcut stablecoin yasa tasarılarının yatırımcıları ve finansal sistemi yeterince korumadığını vurguladı. James, özellikle STABLE ve GENIUS yasa tasarılarının sistemik riskleri önlemek için gerekli güvenlik önlemlerini içermediğini ve stablecoin ihraççılarının bankalar gibi regüle edilmesi gerektiğini belirtti.
“Bu hız değil, sağlamlık meselesi”
James’in Kongre’ye gönderdiği mektupta, “Stablecoin Transparency and Accountability for a Better Ledger Economy (STABLE) Act” ve “Guiding and Establishing National Innovation for US Stablecoins (GENIUS) Act” başlıklı yasa tasarılarının Amerikan halkını koruyacak gerekli çerçeveleri barındırmadığı ifade edildi.
Başsavcı, “Kongre’nin, dünyada örnek gösterilen bankacılık sistemimizi koruyacak ve aynı zamanda inovasyonu destekleyecek kapsamlı bir yasa oluşturmak için gereken zamanı ayırmasını talep ediyoruz.” dedi. GENIUS Act geçen ay ABD Senatosu’ndan iki partinin de desteğiyle geçmişti. STABLE Act ise Nisan ayında Temsilciler Meclisi komitesinden oylamaya sunulmak üzere çıkarılmıştı.
James: “Stablecoin ihraççıları banka gibi denetlenmeli”
Letitia James, mektubunda stablecoin ihraççılarının teknik olarak banka gibi işlediğini ve bu nedenle bankacılık düzenlemelerine tabi olmaları gerektiğini savundu. Ayrıca, bu ihraççıların Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC) benzeri mevduat güvencesi sağlaması ve tüm işlemlerde dijital kimlik doğrulaması yapılmasını zorunlu kılan düzenlemelerin yasaya eklenmesini talep etti.
Başsavcı, stablecoinlerin hâlihazırda zor durumda olan yerel toplum bankaları üzerinde haksız rekabet yaratabileceğini ve bu kurumların tamamen silinmesine yol açabileceğini belirtti.
Suç, dolandırıcılık ve ulusal güvenlik riski
James, yasa tasarılarının anonim işlemleri yeterince engellemediğine ve bu durumun suç, dolandırıcılık ve ulusal güvenlik risklerine yol açtığına dikkat çekti. “Regüle edilmemiş kripto para işlemleri yatırımcılar, ekonomi ve ulusal güvenlik açısından tehlikelidir,” ifadelerini kullandı. Bu nedenle tüm stablecoin işlemlerinde dijital kimlik teknolojisinin zorunlu hale gelmesini önerdi.
CLARITY Act de eleştirilerin hedefinde
Başsavcı James, geçtiğimiz ay Kongre’ye gönderdiği ayrı bir mektupta “Digital Asset Market Clarity (CLARITY) Act” tasarısını da eleştirmişti. James’e göre bu yasa tasarısı, kötü niyetli aktörlerin anonim kalmasını sağlıyor ve yeterli dolandırıcılık önlemleri içermiyor.
CLARITY Act’in yaklaşık yüz yıllık menkul kıymet yasalarını geçersiz kılan bir “teknolojiye özgü yasal boşluk” oluşturduğunu belirten James, yasa teklifinin yatırımcı koruması konusunda zayıf kaldığını savundu.
Kripto karşıtı geçmiş
Letitia James, daha önce de kripto varlıklarla ilgili eleştirilerde bulunmuş ve birçok kripto şirketine karşı yasal işlem başlatmıştı. Nisan ayında Kongre’ye çağrıda bulunarak emeklilik fonlarının kriptoya veya kripto ETF’lerine yatırım yapmasının yasaklanmasını talep etmiş, bu varlıkların “içsel bir değeri olmadığını” savunmuştu.
Görevi süresince birçok kripto para şirketi ve borsasına dava açan James, sektörde daha sıkı düzenlemeler gerektiğini savunan en önde gelen figürlerden biri olarak öne çıkıyor.