Almanya merkezli dijital varlık protokolü Midas, ABD hazine bonolarını temsil eden bir dijital varlığı Algorand blok zinciri üzerinde piyasaya sürdü. mTBILL adı verilen bu token, kısa vadeli ABD Hazine bonolarına dayalı borsa yatırım fonlarını (ETF) referans alıyor ve Avrupalı yatırımcılara minimum yatırım tutarı olmadan erişim imkanı sunuyor.
Midas, 29 Mayıs’ta yaptığı açıklamada ilk atomik takas işleminin 27 Mayıs’ta başarıyla tamamlandığını duyurdu. Bu işlemde üçüncü taraf bir yatırımcı tarafından 2 milyon dolar değerinde USDC, mTBILL tokenlarına dönüştürüldü.
BlackRock gibi geleneksel finans devlerinin çıkardığı tokenlaştırılmış fonlar genellikle milyon dolarlık yatırım alt sınırları gerektirirken mTBILL’de bu tür bir kısıtlama bulunmuyor. Böylece bireysel yatırımcılar da getiri sağlayan kamu borçlanma araçlarına erişebiliyor. 29 Mayıs itibarıyla mTBILL’in net getirisi ise %4,06 olarak açıklandı.
Algorand ağı üzerinde piyasaya sürülen mTBILL, hızlı işlem kapasitesi ve düşük ücretleriyle bilinen bu zincirin potansiyelini de gözler önüne seriyor. CoinMarketCap verilerine göre Algorand’ın piyasa değeri şu anda 1,84 milyar dolar seviyesinde.
Algorand Vakfı’ndan yapılan açıklamada, mTBILL’in önümüzdeki haftalarda DeFi ekosistemine entegre olacağı ve daha geniş bir kullanım alanı bulacağı belirtildi.
Tokenlaştırılmış para piyasası fonlarında büyüme hızlanıyor
Son dönemde özellikle kurumsal yatırımcıların ilgisiyle tokenlaştırılmış para piyasası fonları hızla büyüyor. Örneğin BlackRock’un BUIDL fonu sadece üç haftada toplam kilitli varlıklarını üçe katladı.
Fidelity ve Franklin Templeton gibi devler de bu alanda geri kalmadı. Fidelity, 30 Mayıs’ta başlatılması planlanan OnChain fonuyla ABD doları para piyasası fonunu blok zincir altyapısına taşıyor. Franklin Templeton ise Solana ve Base üzerinde çalışacak şekilde OnChain US Government Money Fund’ı hayata geçirdi.
Stablecoinler hariç tutulduğunda tokenlaştırılmış ABD hazine fonları, gerçek dünya varlıkları (RWA) pazarındaki tüm tokenlaştırılmış varlıkların yaklaşık %31’ini oluşturuyor. Bu oran ise varlık sınıfının kripto ile geleneksel finans arasında bir köprü kurma yolunda hızla ilerlediğinin bir göstergesi.
